Son bir kaç senedir, insanlara karşı oldukça tahammülsüz durumdayım. Özellikle de aptal insanlara karşı. Daha evveliyatında insanlara siyasi, din, futbol vb. tartışmalara girebiliyorken artık çok gereksiz görüyorum. Boşuna sinirlenmek de istemiyorum tabi. Bazen iyi arkadaşlarım bile aptal davranıp, ironiyi veya sarkastik bir yaklaşamımı anlayamıyor ve ben buna oldukça kızıyorum. Zira tartışma programı izleyip de aynı duygulara kapılabiliyorum ki uzun zamandır pek izlemiyorum zaten. Öyle yazıp kendi kendime dertleşmek istedim.
Dün akşam Habertürk izledim mesela. O da Ersan Şen diye var diye bakıyorum. Barış Yarkadaş da vardı fakat zira siyasi görüşümüz benzerlik gösterse de Barış Yarkadaş’ın zekasının az olduğunu düşünüyorum. Fakat mesela Selman Öğüt ve Fatih Atalay isminde iki yaşam formu vardı programda, herifler durup dururken panik atak geçirtecekti bana. Mevzu AKP’li olması değil bu tiplerin. Zekasının az olması. Yani AKP’li olmasına rağmen Yaşar Hacısalihoğlu’na veya Mahmut Atilla Kaya’ya gayet sabredebiliyorum. Hatta itiraf etmek gerekirse Atilla Kaya gayet mantıklı bir adam geliyor bana. Neyse işte bu ikisi geri zekalı. Şöyle bir diyalog yaşandı mesela Didem Arslan Yılmaz ile Selman yaşam formu arasında.
Didem Arslan Yılmaz : Acaba genel kurmay Kanal İstanbul’un için ne diyor? Herhangi bir açıklama da yapmadı.
Selman : Onlar açıklama yapmaz zaten.
D.A.Y : Belki Hulusi Akar yapar belki 🙂
Selman : Hulusi Akar bakan, ayrı, orası genel kurmay Hulusi Akar ise bakan
D.A.Y : O yüzden özellikle Hulusi Akar dedim.
Selam : Ayrı onlar o bakan
Bak hele ya. Hulusi Akar bakanmış ve genel kurmay başlanlığı ile ayrıymış. Didem Arslan Yılmaz bilmiyor zaten bakan olduğunu hala genel kurmay başkanı zannediyor. Şu kadar basit bir şeyi bile anlayamabiliyor adam aq.
Sonra bir de bu Fatih Atalay denen tipleme ile Birol Aydın ile bir diyalog geçti. Yaklaşık yazıyorum bu arada.
-Birol Aydın : Efendim İstanbul’a yapılmasın her şey, Kütahya’ya köprü yapılsın.
-Fatih Atalay : Evet, Kütahya’ya boğaz köprüsü yapılsın, mantığı bak!
Ya nasıl tiplersiniz siz aq ya? Şu diğerinden de basit, adamın ne demek istediği belli.
Neyse işte dün böyle bedavaya sinirlendim. Sonra başımdan bir diyalog geçti. Bir firmaya web sitesi yapılmış, benden de düzeltmeler istendi. İşte bir takım ıvır zıvırlar istiyorlar. Firmanın da bilgi işlemcisi var. Ek bir talep daha istedi bu. Dedi ki;
“Koyduğumuz sayfalardan bir tanesinde “sağ tuş” yasak olsun istiyoruz.”
Bu zor bir şey değil tabi, yapılabilir. Ama böyle bir iş konuşulmamış, web sitesi de framework üzerinden yapılmış. Ben de adama şunu anlatacağım, koyduğumuz sayfa ile diğer sayfalar arasında herhangi bir fark yok. Tek tek sayfaya koyamam fakat, tüm sayfalara uygulayabilirim dedim. Anlamadı bu. Sonra;
-Mesela, iletişim sayfası ile hakkımızda sayfasının herhangi bir farkı yok. Yine bizim koyduğumuz ek sayfanın da farkı yok. O yüzden dediğinizi yaparsam tüm sayfalarda aktif olur.
-Hakkımızda sayfasından kopyalansın ya o önemli değil!
Bak zekasını siktimin teflon tava suratlı piçine bak. Oğlum neden anlamıyorsun sen konuyu? Hakkımızda sayfanı sikeyim senin. Hakkımızda sayfasına takılmayın, “üretim” sayfası da olabilir diyorum. O da önemli değil diyor. Katlanamıyorum artık.
Yine dün bir arkadaşla rastlaşıp öyle sohbetliyoruz. Kafası da basar aslında bunun. Futbol oldu konu ve nereden geldiyse Emre Belözoğlu’na geldi. İşte Arda, Burak, Selçuk ve Emre hep aynı tipler dedi. Ben de dedim ki, Emre biraz farklı. Herif 4 dil biliyor. İspanya da 3 ayda İspanyolca öğrendi bu herif. Arda senelerce kaldı bir sikim öğrenemedi dedim.Diyalog şöyle gelişiyor;
-Emre’nin karakterini sikeyim ben
-Oğlum herifin karakterini tarışmıyoruz, ben de sevmiyorum da herif akıllı yani.
-Karaktersiz herif akıllı olsa nolur aq?
Konu o değil konu. Konu Emre’nin diğer saydığın tiplere göre akıllı bir karakter olması. Herif karaktersiz olabiliyor, yavşak olabilir ama bu farklı bir tartışmanın söz konusu.
Ya çok var böyle yemin ederim. Bıktım, usandım, yıldım sizin gibilerden. Karşıda konuşan tipi bir anlamaya çalışın oğlum zor değil bu o kadar. Mesela tanıyın karşıdaki kişiyi. Neyi bilip bilmediğini ölçün biraz.
Daha yazacaktım da sıkıldım aq. Allah belanızı versin.